Haziran 01, 2010

geçen dün

Her dilde tekrar,
içsel boyutlar tekrar.
Orda cumartesi
orda pazar.
Olmayan,
yaşanmayan,
seni özlediğim her dakika
buhar!
40 derece
sıcakta,
siyah giyinmek gibi.
Terk mahali,
meçhul kaçışlar,
kaçtın!
Daha fazla,
daha az,
arda bakmak mı
arda kalmak mı?
Gece sıfır üç
sıfır üç,
yeryüzünün sallanması,
sadece benim duvarlarımı yıkıyor.
Ölüyor gidişler,
gitme demiştim dedemede
ama yararsız
ve
hükümsüz söylemlerim.
Önümden yürümen
tehlikeli demiştim,
takip etmeyebilirim demiştim.
Arkamdan yürümen yararsız,
göremem demiştim.
En iyisi oturalım yan yana demiştim,
hiza.
Dedemede demiştim,gitme!
ama çift söylem,
gidiverdin.
Şimdi ellerim ensemde ki
saçları kaşıyor,
tik-tak.
Kafama batıyor her parça,
içe büyüyor.
Sana gitme demiştim,
nedenlerim vardı!
Koş durdur,yeryüzü yerle bir
cennete yıkılıyor!
Her şeyden sıkılırsan,
hiç bir şeyi olmayan
burda!
Cehennem burda,
baştan söylüyorum.
Sıkı giyin,
üşümeni istemiyorum.