Mayıs 05, 2010

başlık

külü düşürmek 'için' filtreye vurulan salt darbeler gibi
seni öldürmek 'için' yakmadım otobüse binerken attığım ateşi
seni götürmek 'için' yapışmadım paçana peşinden geldim
önümden yürümek 'için' arkanı kovaladı ayaklarım,yeşili sevdim
mumları yakmak 'için' koymadım şarapları,düşünememine oturttum başlığımı
sevgili matruşka,
8liden anlatmaya başla
üzül(me)mek
koymadın mı tabaklarına alengirli konserveleri?
senin geçişlerinse bugün benimdir
sarmak meşakatliyse öldür görevliyi.
gitmekse git,bulurum gövdeni.
kaybedilen gidişler,pil bitmesinden terk edişler
fişe tak!
bak gene radyo dinliyorum,nostaljileşmiş yeni yetmeler
ölünün yorganı sarılmaz döşşeğe,korkarım
yanılsamalar,fazla sürreal
algılar,kısıtlamalardan ibaret
kuramlar,yaşanmışlığın 'umrumda değil'
burdalar,ama olasıklıklar yerinde değil
telefon aç,yardımcılar değiştirmiş yalnızlıkları.
bak!
ıslak kalmış,geveze kandırmacalar
sana tesbih aldım rol yap diye,
her çekişte bir önlük daha
dökme,yıkanmış şimşekler
gelme,gidiyorsan hiç gelme
dur!
dinlersen eğer devir çakıl taşlarını,ez
gitme!
7-8 fark etmez ertesi hafta perşembe.
sen gelsen de cuma,pazara elleşme.
uzak ihtimal,bulanıyorum
kayıtlara taşınan arşiv ölümler
ölme!
küçükken sarışınsam
şimdi,
esmer olmam ne fark eder?
karşılıksız içişler kayık sallar çevirilen küreklere,
anlıyorum!
saklankaç değil oynadığımız,tdk'ya inat saklambaç!
yeşilçamlara inat ben klişe şarkıcı sen yanlış anlamaya kurulmuş esas oğlan.
farklılık!
asıl yaratılan kötü beyaz,ukte!
boğazımda birşey kalmış,su nerde?
farkındayım,şikayet değil nadir bulunurluk vurgusu
kimse nerede?
zaman bu
son miftahi,matruşkanın son bedeni
otur,geliştir hadi ama bitme!
ilkel sözler tutup,yalanlar atalım
ankesörleri çerçeveleyip bir kenara koyalım!
razıyım!
tam adını söyle öyle gitme!
gözlerin dublörsüz,siyah hep bulunur
çiçekler almışım kötü kokulu
ne gel ne git ama ortalığız matruşka!
düşün,biterse pilleri aterinin yelkovan takarız geçmeyen gündüzlere
uyu benimle!
beklentim yok bekleyişlerimden
sen kal ayaklarım uyuşsun
ben kızartırım mantı üstüne yağları
ve karartırım dünsüz geçenleri
bak kırmızılar soyulmuş,kabuklanmış teller
yosun tutmadan adının tersi,sahnelere döneceğim!
alkolik olsada meyhaneler
bırak!
transparan düşüncelerin hesaplaşmalarını,
bırak!
sanane
banane
salya tutmuş tabletler eriye eriye
sana diyorum satır satır paragraf başı ana dilde
gitme!
dur bir,yetişirsin son trene
vagonlar uzun garlar kadar
bak bu rüya hırslı
halüsilasyonlar bayılmış
lsd atmış baş dönmeleri
ceket çıkarır kafalari,bir buz daha at kısaslarına
ben yakalar teslim olurum!
yak!
göm beton taşlarına saatleri,ne önemi var?
sen kırıntıları süpürmezsen,kırılmanın ne önemi var?
gerçek yoksa,yalanların ne önemi var?
gidenler varsa,gelenlerin ne önemi?
sen yoksan,yarımların ne önemi var?
öz varsa,özdeşin ne önemi var?
paralimpik retorikler yoksa,metaforun ne önemi var?
var'ın oluşumu yoksa,yokluğun ne önemi var?
22 dakika varsa karanlığa,ne hacet var uyumaya
23 dakikanın ne önemi var?
aynaya bak! gözlerine batarsa yanılsamalar,yansımaların ne önemi var?